Kravatlı'dan Yazılımcı Olur mu?: Kurumsal Firmalar

Çevrenizde de gördüğünüz gibi bilişim sektöründe 3 tip işveren var, ben de okuduğum bir yazıda bununla ilgili güzel bir açıklama görmüştüm. O açıklamayı özetlemem gerekirse:

İlk tip ki birçok kurumsal firmayı bu kategoriye alabiliriz, öncelikli olarak etikete bakar. Okuduğunuz okul da sizin etiketiniz olmuş olur, deneyim ve yetenekleriniz daha sonra gelir. İkinci tip daha lokal çalışan firmalarda ise öncelik yetenektedir, deneyimdedir. Siz iş tanımında yer alan yeteneklere sahipseniz ve o alanda deneyimliyseniz sizinle çalışmaktan memnuniyet duyarlar. Üçüncü tip ise verilen iş tanımı ile açıklamasının, isteklerinin (ki bence adam bildiği bütün programlama dillerini yazmıştır o istek listesine) alakasız olduğu firmalardır, üstelik çok düşük bir ücretle sizi çalıştırmayı ister ve emeğinizi sömürür.

Ben bu tiplerden 2 tanesini bizzat 1 tanesini de eş-dost yoluyla tatma onuruna eriştim ve “Kravatlı'dan yazılımcı olur mu?” yazı dizimin ilk bölümünde 1. Tipte yer alan Kurumsal firmalara yer vermek istedim. Kurumsal bir firmada yüksek maaşlı bir işe girmek isteyen yeni mezun bir Bilgisayar Mühendisinin olmazsa olmazlarını bu yaz büyük bir mutlulukla bünyesinde yer aldığım TAI’den en sevdiğim şefim Hülya Hanım’la yaptığım bir sohbet ile mercek altına aldık ve ortaya şöyle sonuçlar çıktı. Buyurunuz…

• Not Ortalaması

Bugünlerde torpille her şey oluyor bildiğiniz gibi ama siz de işinizi şansa bırakmak istemiyorsanız kusura bakmayın ama “köpek gibi” çalışacaksınız ya da kopya çekmeyi öğreneceksiniz sevgili arkadaşlarım. Benim gibi “ay ben çekemem, kızarırım”  ya da “ sınavdan 2 saat önce bakarız yaaağ” diye diye son sınıfa gelirseniz işte böyle cgpa 2,50 olsun diye dinimiz âmin’lere kalırsınız. Ceren için ve tüm ortalama mağduru gençlerimiz için dinimiz âmin!

• Üniversite Başarısı

TAI’nin IK notlarını incelerken yıkıldığım en büyük konu da bu. Kendi okulum diye değil yeminle çevremde tonlarca farklı okullardan Bilgisayar Mühendisi olmuş arkadaşım var ve onlarla kendimi kıyasladığımda(ki deminde bahsettiğim gibi notları çok parlak bir öğrenci değilim) aramızda bazen çok büyük farklar olduğunu hissettiğim için üzülüyorum bu duruma. Mezun olduğumda öğrendiğim en azından başlangıç düzeyinde bile olsa bildiğim programlama dillerini saysam buradan Ankara’ya(210 km) yol olabilir. Bunun yanında Bilgisayar alanındaki kültürümüz de üst seviyelerde ama gel gör ki Anadolu Üniversitesi Açık öğretim yüzünden 29. Sırada olunca bana yine hüsran bana yine hasret kalıyor. Demem o ki önce devlet üniversitesi ise şuraya, özel ise şuraya bir göz gezdirin. Eğer okulunuz devlet için 20. Sıradan, özel için de 10. Sıradan daha altlarda kalıyorsa ve hala okuyorsanız bir üstteki maddeye dönün ve “köpek gibi” çalışın, kopya çekin artık ne yapıyorsanız yapın o ortalama yükselecek işte o kadar! Okul bitmek üzere hiç mi şansımız yok derseniz de yazının sonundaki kurtuluş notu sizler için, biraz sabır sevgili okur. Bu konuda biraz daha detaylı bilgi vermek gerekirse;

Devlet Üniversiteleri için:

     Okulunuz ilk 5te ise: ortalamanız hiç umurlarında değil mezun olun yeter.

     Okulunuz ilk 10da ise: cgpa>2,50,

     Okulunuz ilk 20de ise: cgpa>3,00,

     Okulunuz yukarıdaki kategorilere girmiyor ise: cgpa>3,50 (Türkçe meali seni almamız için okumamış adeta içmiş olman lazım tatlım üzgünüz.) olmak zorunda.

Özel Üniversiteler için: Genel anlamda ilk 5te değilse üniversiteniz cgpa>2,50 olması size kapıyı en azından birazcık aralayabilir, sonrası yeteneklerinize kalmış.

• Referans

Çoğu zaman pek önemsemediğimiz bir hadisedir ama tecrübeyle sabit referans denilen şey bazı yerlerde sizi 39173461 adım öne bile geçirebilir. Araştırmalarım ve IK sohbetleri sırasında öğrendiğim bilgilere göre:

1 adet üniversite referansı, 1 adet kişisel yaşam referansı ( anne, baba değil lütfen, gönüllü olduğunuz bir kuruluş ya da üyesi olduğunuz bir kulüp referansından bahsediyorum.), var ise staj yaptığınız kurumdaki şefinizden alacağınız iş hayatınız ve iş disiplininize yönelik referans, başvurduğunuz kurumda çalışan bir yakınınız ya da tanıdığınızdan alınan referans (ki çok önemli olabiliyor bazı durumlarda) sizi bir adım öteye taşıyabilir ve sizinle tanışmadan başvurduğunuz şirkete kendinizi tanıtma fırsatını bu referans içerikleri sayesinde elde etmiş olabilirsiniz. Belirtmekte yarar var nolur işin suyunu çıkarmayın maksimum 5 tane referans mektubu yeter, artar.

• Yüksek Lisans, TOEFL/IELTS

Ve gelelim Türkiye sıralamasında 29. Sırada yer alan bir üniversitede okuyan ortalaması düşük sosyal zekâsı yüksek gençlerimizin kurtuluş yoluna. Eğer maddi yönden rahatsanız yurt dışında, değilseniz de burada bir İngilizce kursuna gidip daha sonra da TOEFL veyahut IELTS e girip sırasıyla 79 ve 6,5 üzeri puanlar almanız şart. Artık herkes İngilizce biliyor sizin “ÇOK İYİ” bilmeniz ve bunu kanıtlamanız gerekmekte ne yazık ki. İş bununla da bitmiyor ALES’e girip iyi bir üniversitede de (Bilgisayar Mühendisleri bunun için şu sıralamaya bakabilir) yüksek lisans yaparsanız işte sizi şimdi hiç kimse tutamaz.

Her kurumsal şirket böyle olmasa da pek çoğunun böyle olduğuna inanabilir ve buradan yola çıkabilirsiniz. Bana göre hiçbir şey için geç değildir…

Son söz yerine; kurumsal bir firma için kravat takmanız gerekmiyor şipidik terlik ile şort giymeyin yeter, vallahi.

Görüşmek üzere…

Ceren AKSU